İşçi Gazetesi tarafından Su Tiyatrosun’da düzenlenen Birleşik İşçi Kurultayı 8 Nisan Pazar günü İstanbul’da gerçekleştirildi.
direnişteyiz.org ve Cumhuriyet Gazetesi‘nin haberlerine göre farklı işyeri ve işkollarından 220 dolayında işçinin katılımı ile gerçekleştirilen kurultay toplantısı, alınan bir dizi karar ile sonuçlandı. Kararları da içeren sonuç deklarasyonunun önümüzdeki günlerde kamuoyu ile paylaşılacağı belirtilen Kurultay, yaklaşık 2 aydır İşçi Gazetesi emekçileri tarafından fabrikalarda, sanayi sitelerinde, şantiyelerde, işçi emekçilerin yaşadığı mahallelerde, otobüs, metrobüs, metro duraklarında afiş, bülten, gazete dağıtımları ve ön toplantılarla hazırlandı.
Kurultaya, İstanbul ağırlıklı olmakla birlikte; Ankara, Antakya, Mersin, Adana, Kocaeli, Edirne, Lüleburgaz, İzmir gibi illerden de katılım gerçekleşti. Zonguldak ve Trabzon’dan Kurultay çalışmalarına destek mesajı iletildi.
Kurultay’da; Deri Konfeksiyon, Deri Tabakhane, Tekstil, Kargo-Lojistik, Çağrı merkezi, Turizm-Otel, Taşeron, İnşaat, Metal, Market-Mağaza, Kitabevi çalışanları, Meslek Lisesi öğrencileri adına 16 sunum yapıldı, tartışmalara onlarca işçi katıldı.
Çeşitli sendikalar ve kurumlardan da katılımın olduğu toplantı 8 saat kadar sürmesine rağmen başından sonuna kadar ilgi ile takip edildi.
Kurultay’da Yrd. Doç. Dr. Özgür Narin, KHK ile ihraç edilen Cemal Yıldırım, Birleşik Metal-İş Sendikası Eğitim Uzmanı İrfan Kaygısız’ın sunumları yanında Devrimci Yapı-İş Sendikası Genel Başkanı Özgür Karabulut ve Limter-İş Sendikası Genel Başkanı Kamber Saygılı’da işçi hareketi ve sendikalar konulu örgütlenmeye çağrı yapan konuşma yaptılar.
“İŞÇİLERİN BUGÜN EKMEKTEN ÇOK ONURA İHTİYACI VAR!”
Toplantı programı, işçi cinayetlerinde, emek ve özgürlük mücadelesinde hayatını kaybedenler için yapılan saygı duruşunun ardından başladı.
Rakamsal veriler ve görsellerle işçi sınıfının durumunu ortaya koyan sinevizyon sunumuyla beraber açılış konuşması yapan İşçi Gazetesi temsilcisi İrfan Taşkıran salonu selamlayarak özetle şu görüşleri dile getirdi:
“Biz işçileriz… Her gün hayatı yeniden yaratan da, soğukta duraklarda titreyen de, kendini yakan da, her şeyi yaratan da biziz. Bu koşullardan çıkıp bu kurultaya geldik… İşçilerin örgütsüz, sendikasız olduğunu görüyoruz. İşçilerin bugün ekmekten çok onura ihtiyacı var. İşimizi kaybedebiliriz. Yarın bunları kazanmak mümkün ama onur kazanılmaz. Nerede işçi eylemi olsa saldırıp TOMA’ları gönderiyorlar. En çok biz işçilerin bir araya gelmesinden korkuyorlar. Bizleri parçalayarak taşeron, özel sektör, sözleşmeli, yarı zamanlı esnek çalışma sistemleriyle bölüyorlar. Bugün bunları engellemenin yolu örgütlenmektir. İşçilerin kendi öz örgütlülüklerini yaratması gerekmektedir. Bu kurultay bunu amaçlamaktadır. Bu kurultayın işçi sınıfının kaldıracı olması ümidi taşıyoruz…”
İŞÇİLERİN ORTAK TALEBİ; ‘BİZİ İNSAN YERİNE SAYMIYORLAR, ÖRGÜTLENMEK ZORUNDAYIZ’
Yapılan sunumlarda her sektör ve işyerine dair özgül sorun ve öneriler dile getirilmekle birlikte; sigortasız-güvencesiz kayıtdışı çalışma, düşük ücretler, sağlıksız ve güvenli olmayan çalışma ortamları, kadın işçilere yönelik taciz, yoğun tempo ile baskı altında çalışma, insan yerine konulmayarak aşağılanma gibi saldırılar ortak sorun noktaları olarak öne çıktı.
Hemen her işçi, bu durumun işçilerin işyerlerinde örgütlü olmaması ve sendikaların işçiden uzak, sermaye ve devlet yanlısı tutumundan kaynaklandığına işaret ederek, birlik olmanın ve örgütlenmenin zorunluluğunu dile getirdi.
Konfeksiyon İşçilerini temsilen Kenan Kalkan: Kendi gücümüzü görmeliyiz
“Bizim en büyük sorunumuz örgütsüzlük. Sigortasız çalışma,düşük ücret ve sezonluk gibi sorunlarla karşılaşıyoruz. Biz deri sektöründe bodrum katlarında çalışanlarız. Maaşlarımız yetersiz. Bu kötü koşullara yönelik 2013 yılında sendika üyesi olup bir grev başlattık ve hakkımızı aldık. Bu bizim birlik ve örgütlü olmamızdan kaynaklandı. Kendi gücümüzü görmeliyiz. Köle değiliz.”
Deri-Tabakhane işçisi: Can güvenliği yok
“Bizlere kürsü ve konuşma hakkı verilmediği bu günlerde bu kurultayda olmaktan mutluluk duyuyorum. Bizler yoğun kimyasal ve makine gürültüsü olan ortamlarda çalışıyoruz. Bunun yanısıra can güvenliği yok ve zorunlu mesai var.”
Kamber Saygılı: Örgütlüysek milyonlarız
“Kurultayı selamlayan Saygılı, “Dünyada çoğuz ama çok olmak yetmiyor. Bizi yönetenler çok az. Ama önemli olan örgütlü olmak. “Örgütüysek her şeyiz , değilsek hiç bir şeyiz” olan kurultayın şiarı çok anlamlı. Binler olabiliriz ama örgütlüysek milyonlarız.”
Tekstil Çalışanı: Sınıf bilincinin olmaması örgütlememizde oldukça engel
“Kayıt dışı, çocuk işçi ve göçmen işçi bu iş kolunda çok yoğun. Ağırlıklı olarak ise kadınlar çalışıyor. En temel sorun aldığımız ücretin az ve işçinin söz hakkı olamaması. Çocuklar asgari ücret altında çalıştırılıyor. İş kazaları da çok yoğun. Sınıf bilincinin olmaması örgütlememizde oldukça engel. Çok fazla kadın işçilere yönelik taciz oluyor. Çalıştığımız iş yerinde buna yönelik çalışmalar başlattık.”
Kargo-Lojistik Çalışanı: Yemeklerden salyangoz çıktığını bile gördüm
“Yoğun taşeronlaştırma, yoğun tempo, kötü yemek, psikolojik baskı ve sendikasızlık başlıca sorunlarımız. Yemeklerden salyangoz çıktığını bile gördüm.”
ÖRGÜTLENMEYİ BÜYÜTMEYE YÖNELİK KARARLAR ALINDI
‘Ne yapmalıyız’ başlıklı oturumda, her biri Kurultayın doğal delegesi olan işçiler dilek ve önerilerini ifade etti. Konuşulanların lafta kalmaması için işyeri temeline dayanan yerel örgütlenmeler ve bu yerellerin temsilcilerinin bir araya geleceği üst bir koordinasyon örgütlenmesinin kurulması ortak bir öneri olarak dile getirildi.
Kurultay divanı dile getirilen önerileri tek tek okunarak işçilerin onayına sunuldu. Daha sonra kamuoyuna tam hali ile duyurulacak olan Kurultay kararları özetle şöyle:
- İşçi sınıfı siyasal alanda, toplumsal mücadelede bir sınıf olarak yer almamaktadır. Kurultay, işçi sınıfının siyasal ve ekonomik örgütlülüğünün geliştirilmesini önüne görev olarak koymalıdır.
- Birleşik İşçi Kurultayı kendisini sendikal örgütlenmelere alternatif olarak görmez. Bugün büyük oranda işçi sınıfını denetleme aracına dönüşmüş olan sendikalarını, sınıf sendikacılığı anlayışıyla örgütlenerek geri almayı önüne hedef olarak koyar.
- İşçi Sınıfının sınıf bilincinin en önemli göstergelerinden birisi de sınıf dayanışmasıdır. Birleşik İşçi Kurultayı sınıf dayanışmasının her düzeyde geliştirilmesini amaçlar.
- Kurultay, işçi sınıfının birliği mücadelesinde atılacak her adımı destekler. Birlik, Meclis, Konsey, Komite vb. örgütlenme biçimlerinin tamamını bu adım çerçevesinde değerlendirir ve bu örgütlenmelere açık olduğunu ilan eder.
- Kurultay, işçi sınıfının örgütlenmesini eğitim çalışması ile paralel olarak ele alır, bu doğrultuda planlamalar yapar.
- Kurultay, kadın işçilerin temsiliyet ve örgütlenme sorununu özel olarak önüne koyar ve gerekli çalışmaları yapar.
DAHA ÖRGÜTLÜ VE GENİŞ KATILIMLI İKİNCİ BİR KURULTAY İÇİN…
Kurultayın, işçi sınıfın örgütlenmesi doğrultusunda atılmış mütevazı ama önemli bir adım olduğu belirtilen açıklamada, bu adımın kalıcılaştırılıp geliştirilmesi için bir yıl içerisinde daha örgütlü ve geniş katılımlı ikinci bir kurultay örgütlenmesi önerisi de kabul edildi ve buna uygun pratik kararlar alındı.
Bölgesel, işkolu ve işyerleri temeline dayalı yerel birimlerin kurulması, bu birimlerin kendi temsilcilerini seçerek Mayıs ayı sonuna kadar merkezi bir koordinasyonun kurulması öngörüldü.
Bu amaçla Nisan ayı içerisinde kurultayın değerlendirilmesi ve yol haritasının belirlenmesi için toplantı yer ve tarihleri öneriler doğrultusunda netleştirilerek ilan edildi.
Kurultayda, işçi sınıfının birlik dayanışma ve mücadele günü olan 1 Mayıs’a; özgürlük, barış ve insanca bir yaşam talepleriyle güçlü bir katılımın sağlanması için çalışma yürütülmesi, işçi sağlığı ve iş güvenliği konusunda çalışma yapılması, sömürü düzeninin önemli bir unsuru haline getirilen stajer öğrencilerin örgütlenmesinin yolunu açacak çalışmalar yapılması önerileri karara bağlandı.
KURULTAYDA, BİR İŞ CİNAYETİNDE KAYBEDİLEN DURAN BAYSAL UNUTULMADI
Devrimci Yapı-İş Sendikası Genel Başkanı Özgür Karabulut’un önerisiyle, ilki gerçekleştirilen Birleşik İşçi Kurultayı’nın, 2016 yılında, 3 Mart-İşçi Cinayetleriyle Mücadele Günü’nde bir iş cinayeti sonucu yaşamını yitiren İşçi Gazetesi çalışanı inşaat işçisi Dural Baysal anısına adanmasına karar verildi.